• FİZİK TEDAVİ /

İnme Rehabilitasyonu

İnme İskemi (embolik ya da trombotik) veya daha az sıklıkla hemorajinin neden olduğu beyin kan akımında ani bozulma olarak tanımlanmaktadır.
 
Hastanemiz Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı, SANKO Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Türkan Turgay, gelişmiş ülkelerde en sık üçüncü ölüm nedeni olan inmenin erişkin nüfusta kronik fonksiyonel yeti kaybının temel sebeplerinden biri olarak karşımıza çıktığını söyledi.
 
“Kan akımının bozulduğu alana bağlı olarak çeşitli serebral fonksiyonlar etkilenebilmekte ve bu durum geçici veya kalıcı sakatlıklara yol açabilmektedir” diyen Yrd. Doç. Dr. Turgay, şöyle dedi: “İnme sonrası gelişen temel problemler felçli tarafta gelişen motor ve duyusal fonksiyonlarda bozukluklar ve buna bağlı gelişen komplikasyonlardır. Motor bozukluklar, etkilenen taraftaki kol ve elde hareket, beceri ve koordinasyon kaybı, yürüme bozukluğu ya da total hareket kaybına yol açan ciddi tutulumları kapsayabilir.”
 
İnme çeşitli semptomlara sebep olur
 
İnmenin vücudun bir yarısında felç, yutma, görme, duyu bozuklukları gibi çok geniş bir yelpazede sık görülen semptomlara neden olabileceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Turgay, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
“İnmeli hastalarda beyindeki ilgili alanların etkilenmesi sonucunda dil ve konuşma bozuklukları ile dikkat, hafıza, algı, yönetsel fonksiyonlarda bozulma gibi kognitif bozukluklar da görülebilir. Ağrı bu hastalarda rehabilitasyonu olumsuz etkileyen en önemli faktörlerden birisidir. Ağrı nedenleri olarak; eklem ağrısı, immobilite (hareketsizlik), kas güçsüzlüğü, bel ağrısı, santral ağrı, omuz ağrısı, eklemde hareket kısıtlılığı sayılabilir. İnmeye bağlı oluşan iş gücü kaybı ve bakım giderleri oldukça ciddi boyutlarda sosyoekonomik problemlere yol açabilmektedir.”
 
Rehabilitasyonda amaç hastanın yaşam kalitesini arttırmak
 
Tüm rehabilitasyon tedavi programlarında olduğu gibi inme rehabilitasyonun ana amacının da kişinin fonksiyonel bağımsızlık düzeyini ve yaşam kalitesini arttırmak olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Turgay, “Erken dönemde etkili bir rehabilitasyon programı, iyileşme üzerine olumlu etkileri ve minimal özürlülük ile ilişkisi nedeniyle önemlidir” ifadelerine yer verdi. İnmeli hastalarda uygulanan rehabilitasyon programının sağladığı faydaların kanıtlanmış olmakla birlikte “Rehabilitasyona ne zaman başlayalım?” sorusunun güncelliğini hala koruduğunun altını çizen Yrd. Doç. Dr. Turgay, şunları kaydetti: “Birçok faktör tarafından etkilenen fonksiyonel kas gücünde iyileşmenin ilk bir ay içerisinde daha fazla olmak üzere üç aya kadar en hızlı olduğu, yüzde 80’lere ulaşan büyük bir kesimin yardımlı ya da yardımsız ilk üç ay içerinde yürüyebildikleri tespit edilmiştir. Hastalığın erken döneminde hızlı olan bu periyot altıncı ayda platoya ulaşır ve sonrasında küçük değişimler göstererek devam eder.”
 
İyileşme süreci önem taşıyor
 
“Karakteristik olarak iyileşme sürecinde flask (gevşek) paralizi (tamamen güç kaybı) olan tarafta adı verilen kas tonusunda artış görülebilir” diyen Yrd. Doç. Dr. Turgay, şöyle dedi:
 
“Omuz, dirsek ve el kaslarında daha belirgin olan bu istemsiz kas kasılmaları iyileşmeyi çoğunlukla olumsuz etkiler. Hastadaki motor kayıplar, denge kontrolünde azalma,  bunu telafi derecesi ve şekli hastanın yürüyüş şeklini belirlemektedir. Denge ve yürüme bozuklukları, propiyosepsiyon (eklem pozisyonu hissi) kaybı ile uzun süre hareketsizlik sonucu inme hastalarında düşme sonrası kırık riski ve osteoporoz görülme sıklığı artmıştır.”
 
Hasta yakınlarının desteği önemlidir
 
İnmeli hastaların öyküsünün ayrıntılı fizik muayene ile değerlendirildikten sonra rehabilitasyonda tedavi hedefleri ve planının belirlendiğini kaydeden Yrd. Doç. Dr. Turgay, devamla şu görüşlere yer verdi:
 
“İnmeli hastalarda rehabilitasyon hasta ve hasta yakınlarının desteği ile hastaya değil hasta ile beraber yapılır. Amaç hastayı olabildiğince hızlı mobilize etmek ve vücut farkındalığını arttırmaktır. Hastaya özel uygun egzersiz programı, güncel nörofizyolojik yaklaşımlar, medikal tedavi ile birlikte fizik tedavi modaliteleri (soğuk-sıcak ajanlar, yüzeysel ısıtıcılar, kısa dalga ve mikrodalga diatermi, ESWT, TENS, elektrik stimülasyonları vs.) ve gelişebilecek komplikasyonların (spastisite, kas -iskelet sistemi problemleri, omuz ağrısı, kas güçsüzlükleri, eklem hareket kısıtlılıkları, eklem sertliği, düşme riski, osteoporoz vs.) önlenmesi açısından rehabilitasyon uygulamaları tedavinin ayrılmaz bir parçasıdır. Spastisite tedavisinin önemli bir parçası olan ortezlemede en sık el -dirsek ve ayak bilek ortezleri kullanılır.”
 
Tedaviye erken başlanmalı
 
Tedavinin uzman doktorlarca yürütülmesi gerektiğine dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Turgay, sözlerini şöyle tamamladı:
 
“Hastanın yaşı, inmenin tipi, lezyonun yeri ve şiddeti, idrar yolu komplikasyonları, dil ve konuşma bozuklukları gibi inmeye eşlik eden klinik tablolar ile hastanın kardiyovasküler hastalık ve diyabet başta olmak üzere ek hastalıkları ve çevresel faktörleri iyileşme hızını ve rehabilitasyon periyodunu belirleyen en önemli faktörlerdir. Kapsamlı bir rehabilitasyon programının yürütülebilmesi ancak fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanının koordinatörlüğünde fizyoterapist ve rehabilitasyon ekibi tarafından sağlanır. Hasta belli aralıklar ile değerlendirilir ve tedavi planı gözden geçirilir. Bütün bunlar göz önüne alındığında inme sonrası fizik tedavi ve rehabilitasyon tedavisi için mutlaka fizik tedavi doktoru değerlendirmesi ve tedaviye erken başlanması önerilir.”
 

SANKO Üniversitesi Hastanesi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.

Sosyal Medya

Güncelleme Tarihi:2022-07-01 14:06:18