Son yıllarda inmeden koruyucu yöntemlerin yanı sıra, inme tekrarının önlenmesi ve özellikle inmeli hastaların akut dönemde tanı, tedavi ve bakımları açısından önemli ilerlemeler kaydedilmiştir.
Beyin enfarktüsü beyinde temiz veya kirli kan taşıyan bir pıhtı veya damar sertliği parçacığı ile tıkanması veya damarın ileri derecede büzüşmesi sonucu oluşan beynin kansız, dolayısıyla oksijensiz ve besleyici maddelerden mahrum kalmasıdır.
Serebral enfarktüs görülme sıklığı 100.000’de 175’tir. Olguların 1/3’ü olay sırasında ölür. 1/3’ü sakat olarak kısmen veya tamamen başkasına bağımlı olarak yaşamlarını sürdürür. Geri kalanları ise tam olmasa bile başkasına muhtaç olmayacak şekilde normale yakın hale gelir.
Vücudumuzda meydana gelen tüm olayları değiştirmek elimizde değildir. Ancak yaşantımızdaki bazı alışkanlıkları değiştirerek inme riskini azaltabiliriz. Önemli olan inmenin risk faktörlerini bilmek ve bunları mümkün olduğunca aza indirgemektir.
Bu risk faktörleri 3 gruba ayrılabilir;
Değiştiremediğimiz risk faktörleri
İlaç tedavisi ile değiştirilebilen risk faktörleri
Yaşam stilinin değiştirilmesiyle önlenebilen risk faktörleri
Yüksek tansiyon, şeker hastalığı, geçici iskemik atakların bulunması, sigara kullanımı, kanda yüksek düzeyde yağ ve kolesterol bulunması, şişmanlık, kalp hastalığının bulunması ilaç kullanımı ve yaşam sitilinin değiştirilmesiyle azaltılabilen risk faktörleridir.
Bu risk faktörlerinin birinin ya da birkaçının sizde bulunması inme geçireceğiniz anlamına gelmez. Ancak yüksek risk altında olduğunuzu gösterir. Bu riskleri azaltmak için neler yapılabilir:
Bu tip inme beyine giden bir atardamardaki kan pıhtısının kan akımını bloke etmesi ile oluşur. Sıklıkla bu pıhtı damar sertliğinin etkisiyle atardamar içinde gelişir. Tüm inmelerin yüzde 60’ını oluşturur.
Bu tip inme inmelerin yüzde 20 kadarını oluşturur. Kalpte ya da boyun damarlarında oluşan bir pıhtının kan akımı ile taşınıp atardamarı tıkamasıyla oluşur.
Dolaşım yetmezliği nedeniyle oluşur. Kalbin pompa etkisi yetersizdir, kan beyne çok az ulaşır, bu inmeye neden olur.
Beyin hareketleri, duyguları, düşünceleri ve davranışları kontrol eder. İnme ile oluşan beyin hasarı sonucu bu kontrol bozulur. En sık oluşan etkiler:
Bu etkilerin görülmesi beyindeki hasarın yerine ve büyüklüğüne bağlıdır ve hastalar arasında farklılıklar vardır.
İnme geçiren bir hasta doktora başvurduğunda önce hastaneden veya yakınından hastalığı ile ilgili öykü alınır. Fizik ve nörolojik muayenesi yapılır. Daha sonra beynin görüntülenmesini, fonksiyonlarının saptanmasını ve beynin kan akımının değerlendirilmesini sağlayan bazı tetkikler yapılır. Bu tetkiklerin çoğu ağrısız ve güvenlidir.
Bilgisayarlı Tomografi: Tanıda kullanılan ilk testlerden birisidir. İnmenin nedeni beyindeki hasarı ve yoğunluğu hakkında değerli bilgiler verebilir. Hızlı ve pratik bir tetkiktir.
Magnetik Rezonans Görüntüleme: Magnetik alan kullanılarak tomografiden daha ayrıntılı ve daha iyi görüntüleme sağlar. Daha derin ve daha küçük hasarları göstermek yararlıdır.
Doppler, dupleks görüntüleme testleri beyine kan sağlayan damarlar hakkında ayrıntılı bilgiler verir.
Diğer bir kan akımı testi anjiografidir. Kan damarına özel ilaç enjeksiyonu ile X ışınları verilerek kan damarlarının görüntülenmesini sağlar. Bu test güvenilir şekilde kan damarında blokajın yerini ve büyüklüğünü gösterir.
İnme oldukça dramatik bir durumdur. İnmenin direkt etkileri yanında komplikasyonlar da gelişebilir. Bunların bazıları beyin hasarına bağlı olarak gelişir (beyin şişmesi ve nöbetler gibi, bazıları felçle birlikte gelişir (yatak yaraları gibi) Bazen de inmeye reaksiyon olarak depresyon gelişebilir.
Çoğu olguda inme komplikasyonları tedavi edilebilir. Beyin hasarı sonucu oluşan komplikasyonlar genellikle ilaç tedavisi gerektirir (beyin şişmesi, nöbetler, depresyon gibi).
Egzersiz yapılması kontraktürleri, omuz ağrısını, kan damarları ile ilgili sorunları, zatürreyi engeller. Hastanın yatakta sık sık çevrilmesi, iyi beslenme, deri bakımı yatak yaralarının oluşmasını engeller. Mesane boşaltma çalışmaları idrar kaçırmaları önlemeye yönelik yapılabilir. Yatma ve solunum terapileri zatürre riskini azaltır, destek tedavisi depresyona yararlı olabilir.
İskemik inmenin tedavisinde ilk dönemde hastanın mümkünse bir yoğun bakım ünitesinde izlenmesi gerekir. Bu dönemde beyin hasarı ile birlikte beyin şişmesinin önlenmesi için ilaç tedavisi uygulanabilir. İskemik inmelerde esas tedavi kanın pıhtılaşmasını önleyen, pıhtıyı eriten ilaçlarladır. Bu ilaçlar kalpte, atardamarlar ve toplardamarlarda kan pıhtılarının oluşmasını engeller.
Rehabilitasyon inme geçiren bir kişi için düzelmenin önemli bir parçasıdır. İnme rehabilitasyonu bağımsız olarak yaşamanız için yardımcı olur. İnmenin beyinde oluşturduğu hasarı geri döndürmez. Amacı kas gücünü yeniden oluşturmak ve günlük aktivitenizi devam ettirmenizi sağlamaktır.
Rehabilitasyonda ne yapacağınıza ve durumunuza bağlıdır. Birçok alanda bağımsız olarak yaşamanız için çalışır.
SANKO Üniversitesi Hastanesi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi:2023-07-31 15:10:16