Obezite ve obezite cerrahisi sonrası estetik

Obezite günümüzde önemli bir sağlık sorunudur. Kişilerin zayıflamak için cerrahi yöntemlere başvurması çok kısa zamanda aşırı kilo kaybına neden olmakta ve bununla birlikte vücutlarında sarkma gibi deformasyonlar meydana gelmektedir. Sarkma olan bölgelerde uygulanacak toparlama ve germe ameliyatları, hacim kaybı bulunan bölgelerde ise dolgu uygulamaları ile estetik vücut hatlarına sahip olmak mümkün.

 

SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Nesrin Gümüş Öztürkmen, obezitenin günümüzde önemli bir sağlık sorunu olduğunu ve bu sorunla başa çıkmak için mide küçültme ameliyatlarının daha sık gerçekleştirildiğini söyledi.

 

SANKO Üniversitesi Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı da olan Dr. Öğr. Üyesi Öztürkmen, mide küçültme ameliyatı geçiren hastaların hızlı bir şekilde kilo verdiklerini, ancak deri elastikiyetlerinin bu hıza ayak uyduramadığını belirterek, “Bunun sonucunda vüc  udun çeşitli bölgelerinde deri sarkmaları meydana geliyor. Elbette bu sarkmaların tedavisi mümkün” dedi.

 

Kilo belirli süre korunmalıdır

 

Cerrahi müdahale sonrası hastalarda hızlı bir şekilde kilo verme sürecinin başladığını anımsatan Dr. Öğr. Üyesi Öztürkmen, “Her ne kadar düzenli spor ile desteklense de başta yüz bölgesi olmak üzere, vücudun çoğu yerinde deri sarkmaları ve hacim kayıpları meydana gelir. Bu grup hastalarda, estetik girişimlere başlayabilmek için önce hedef kiloya erişilmesi ve bu kilonun belirli bir süre korunması gerekmektedir” diye konuştu.

 

Kilosunda iniş çıkışlar olan ya da hedef kiloya ulaşmamış hastalarda yapılacak uygulamalarda sarkmaların tekrarlayabileceğini ve istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabileceğini kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Öztürkmen, “Hastalarımız kilo verme sürecinde sabırlı olmalı ve mümkün olduğunca düzenli spor yaparak süreci desteklemelidir” ifadelerini kullandı.

 

Cerrahi planlama hastaya

göre farklılık gösterir

 

Vücutta en sık karın, meme, sırt, kollar, uyluk ve yüz-gıdı bölgesinde sarkma ve hacim kayıpları meydana gelebildiğine dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Öztürkmen, şöyle devam etti:

 

“Sarkma olan bölgelerde uygulanacak toparlama ve germe, hacim kaybı bulunan bölgelerde ise dolgu uygulamaları ile estetik vücut hatlarına sahip olmak mümkün. Kilo verilen bölgeler ve sarkmanın derecesi hastadan hastaya değişeceği için her hasta için planlanacak cerrahiler de farklılık gösterir. Her hasta kendi özelinde değerlendirilerek yapılacak cerrahi müdahale planlanır. Genelde birden fazla farklı bölgede sarkmaları mevcut olan hastalarda ameliyat birkaç seans olarak planlanır.

 

Hastalarımızı en sık rahatsız eden bölgeler karın ve meme bölgesindeki sarkmalardır. Karın bölgesindeki sarkmalar karın germe ameliyatlarıyla, meme bölgesindeki sarkmalar ve hacim kayıpları meme dikleştirme toparlama ameliyatlarıyla düzeltilmektedir. Aynı şekilde uyluk ve kol germe ameliyatları da o bölgedeki sarkmaları toparlamak için uyguladığımız cerrahilerdir. Yüz ve gıdı bölgesindeki sarkmalar için yüz- boyun germe ameliyatları seçilecek cerrahidir. Vücuttan alınan yağlar hacim kaybı olan bölgelerde dolgu olarak kullanılabilir.”

 

Sağlık kontrolleri yapılır

 

Mide küçültme ameliyatı geçiren hastalarda kansızlık ve vitamin eksiliklerinin sık karşılaşılan sağlık sorunlarından olduğunun altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Öztürkmen, “Ameliyat öncesi hastalarımızın detaylı sağlık kontrolleri yapılarak eksiklikler tamamlanır ve gerekli önlemler alınır. Bu ameliyatlar hastane koşullarında gerçekleştirilen ameliyatlardır ve genelde birkaç gün hastanede yatmayı gerektirir” ifadelerine yer verdi.

Ameliyat sonrası hastaların bölgeye uygun korse ve çamaşırlar giymesi ve bir ay korse kullanmaları gerektiğine vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Öztürkmen, cerrahi müdahalenin özelliğine göre toparlanma sürecinin değişkenlik gösterse de genelde 15 – 30 gün içerisinde sosyal hayata dönüşün mümkün olduğunu bildirdi.

 

İyileşme süreci

 

Ameliyat sonrasında hastaların düzenli beslenmesi ve kısa süreli hafif sporlar yapmasıyla ödem atımı sağlanacağından, iyileşme sürecinin de hızlanacağını vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Öztürkmen, şu bilgileri paylaştı:

“İz kalacak mı sorusu hemen hemen tüm hastalarımızın aklında yer alıyor. Tüm estetik ameliyatlar sonrası mutlaka az da olsa bir dikiş izi kalır. Plastik cerrahi ameliyatlarında bu izler çamaşır içerisine ya da vücudun daha az görünen bölgelerine gizlenir. İlk aylarda daha belirgin ve kırmızı olan izler ortalama 6 -12 ay içerisinde soluklaşarak belirsiz bir hal alır.”

 

Dr. Öğr. Üyesi Öztürkmen, SANKO Üniversitesi Hastanesi’nin, hijyenik ve teknolojik altyapıya sahip ameliyathane şartları ve profesyonel ekibiyle, her türlü donanım ve konforu barındıran ortamda hastaların ihtiyaç ve beklentilerini karşılayacak şekilde hizmet verdiğini de sözlerine ekledi.